GüncelManşet

Tutuklu Boğaziçili öğrenciler: “Susarak bu suça ortak olmayacağız”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Boğaziçi Üniversitesi’nde “Afrin lokumu” dağıtan faşistleri “İşgalin, katliamın lokumu olmaz” diyerek engelleyen öğrencileri hedef göstermesinin ardından tutuklanan ve Bakırköy Kapalı Kadın Hapishanesi’nde tutuklu bulunan dört kadın Boğaziçi öğrencisi, kamuoyuna ve üniversite bileşenlerine hitaben bir mektup yazdı, “Savaş çığırtkanı dalgaya teslim olmayacağız” dediler.

 

H. Merkezi: Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesi’nde bulunan tutsak Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri “Boğaziçili Tutsak Kadınlar” imzasıyla bir mektup yolladı. Mektupta “hükümetin yönetememe sıkışıklığını gündem değiştirerek, savaşlar ve teröristler icat ederek aşmaya çalıştığını” söyleyen kadın öğrenciler; susarak bu suça ortak olmayacaklarını söylediler.

 

Erdoğan ve sosyal medyadan hedef gösterildiler

19 Mart günü Boğaziçi Üniversitesi’nde faşistler tarafından dağıtılan “Afrin Lokumu”nu engelleyen öğrenciler önce sosyal medyada ardından Erdoğan tarafından hedef gösterilmişti. Olayın ardından farklı tarihlerde ev, yurt ve kampüste “örgüt propagandası yapmak” iddisıyla öğrenciler tutuklandı.

 

“Susarak bu suça ortak olmayacağız”

3 Nisan’da tutuklanan öğrenciler arasında olan dört kadın öğrenci Bakırköy Kapalı Kadın Hapishanesi’nde kalıyor.

Boğaziçili Tutsak Kadınlar” imzasıyla yazdıkları açık mektupta şu ifadeleri kullandılar:

“ İki haftalık gözaltı sürecinin ardından, tutukluluğumuzun ilk günlerinde sesimizi duyurabilme fırsatını ancak bulabildik. Bu mektup dünyanın dört bir yanında özgürlüğümüzü isteyen akademisyenlere, okuldaki hocalarımıza, insan hakları savunucularına, gazetecilere ve arkadaşlarımıza cevabımızdır.

Mevcut iktidar sürekli palazlandırdığı bir savaş ortamı yaratmakta ve tüm muhalif sesleri zorba yöntemler ve işkenceyle susturmaktadır. Muhalefetin yüksek olduğu üniversitelere ise kayyum rektörler atanmakta, barış isteyen akademisyenler ve öğrenciler hukuka aykırı bir şekilde yargılanmakta ve hapishanelerle cezalandırılmaktadır.

Bugün 13 Boğaziçi Üniversitesi öğrencisinin eğitim hakkı fiili olarak gasp edilmiştir. Bize ve okulumuza dönük bu sert saldırılarının siyasi süreçlere bağlı olduğunu; krize sürüklediği ülkeyi yönetememe sıkışmışlığını gündemi değiştirerek, savaşlar ve teröristler icat ederek aşmaya çalıştığını biliyoruz.

Üniversitemize yönelik baskıcı politikalara başından beri karşı olan bizler akademiyi terk etmemekte kararlıyız. Kampüste muhbirlik furyasına açıkça destek veren ve onun bir parçası olan kayyum rektörlüğün açıklamasını ve kendi öğrencilerini hedef göstermesini asla kabul etmiyoruz. Boğaziçi Üniversitesi’nin yürürlükteki yasaları dahi çiğneyen açıklama metninin resmi sayfalardan derhal kaldırılmasını talep ediyoruz.

Yurtlardan, kütüphanelerden, kampüs kapılarından teker teker alınmamıza neden olan düşüncelerimizi yineliyoruz: Silahlara, şehirlerin bombalanmasına, ölümlere ve yüz binlerce insanın göç etmek zorunda bırakılmasına karşıyız! Susarak bu suça ortak olmayacağız. Yükselen şovenist ve savaş çığırtkanı dalgaya teslim olmayacağız.

Boğaziçi Üniversitesi’ne ve öğrencilerine uyguladıkları baskıyla bizi ne korkutabilir ne de yıldırabilirler. Biz tarihe karşı sorumluluğumuzu içeride olduğumuz süre boyunca mücadelemizi sürdürerek gerçekleştireceğiz. Sizi de dışarıda bu mücadelemizi yükseltmeye çağırıyoruz! Boğaziçili Tutsak Kadınlar”

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu