Tüm Avrupa çapında, ırkçılığın yükselişi, genel olarak ülkelerin parlamento seçimlerine ve son olarak da Avrupa Parlamentosu Seçimlerindeki sonuçlara açık bir şekilde yansımışken, Almanya, 159’a karşı 372 oyla kabul ettiği yeni iltica yasasıyla çıtayı yükseltti. [Oylamada 111 milletvekili çekimser kaldı.] Yasaya göre, iltica talep edenlerin, talebi kabul edilmediği ve sınırdışı edilme kararı bulunmasına rağmen ülkede kalmayı sürdürdüğü durumda, sınırdışı edilmeleri kolaylaştı.
Yeni iltica yasasında, cezaevinde tutulan mültecilerin gerçek kimliklerini gizlemeleri, sınırdışı edilmeleri için bir sebep olarak kabul ediliyorken, Almanya İçişleri Bakanı Horst Seehofer yasayı, “Bir hukuk devletinin, sınır dışı edilmesi gerekenleri ülkeyi terk etmelerini sağlaması gerekir” sözleriyle savundu. Die Linke (Sol Parti) milletvekili Ulla Jelpke ise yeni iltica yasasını eleştirerek sınırdışı kararı verilen mültecilerin suçlularla aynı cezaevlerinde kalmalarının Avrupa hukukuna aykırı olduğunu belirtti. Yeşiller Milletvekili Filiz Polat da, meclisten geçen yasa tasarısının Alman Anayasası’na aykırı olduğuna değinerek, tasarının Mecliste kabul edilmesine ilişkin “demokrasi için kara gün” ifadesini kullandı.
2018 yılında Almanya 25 bin mülteciyi sınırdışı etti.
