2015 yılı, hakim sınıfların ezilenlere yönelik savaş politikalarının ivme kazandığı bir yıl olarak geride kaldı. Emperyalist kapitalist sistem içerisinde bulunduğu krizden çıkışı ararken ezilen sınıfa yönelik baskılarını her açıdan sahneye koydu. Ortadoğu toprakları, emperyalistlerin toprak dalaşında halklar için ölüm topraklarına dönüşürken “yaşamak” için bu topraklardan göç edenler ise mülteci politikaları ile karşılaştılar.
İşçi ve emekçilere yönelik emek sömürüsü ve işçi katliamlarından, Kürt ulusuna, kadınlara, LGBTİ’lere, ezilen inançlara… yönelik imha ve baskı politikalarına TC de bu bir yıla damgasını vurdu!
Ancak bu bir yıl ezilenler cephesinden sadece katliam ve zulümle geçmedi. Direniş, Kobane’den T. Kürdistanı’na, fabrikalarda grevlere, meydanlarda sloganlara kuşanıldı. Kuşkusuz yeni yılımız bu direnişin yükseltilmesi, dipten gelen dalganın yüzeye vurması ile devam edecek. Yeliz, Şirin, İsmet, Hakan, Özgüç ve Cengizlerden alınan miras ile…
