Ankara: Halkların Demokratik Partisi(HDP) Çankaya ilçe Örgütü’nde katledilişinin 38.yılında Sabit Torun ve yoldaşları anıldı.
Devrim şehitleri nezdinde saygı duruşu ile başlanan anmaya sinevizyon ile devam edildi.
Sabit Torun’un ablası Elif Torun, “Yoldaşlarla bir araya geldiğimde “Sabitlerin bayrağını yerden almalıyım ve bu can benden çıkana dek mücadele etmeliyim” diye düşündüm. Faşizmin yoğunlaştığı bir süreçten geçiyoruz. Sabit okulu bırakıp yerelde mücadele etmeyi tercih etmişti. Şimdi ağlamıyorum. Ağlamak bana zül geliyor. Eylem’in, Aziz’in cenazelerini günler sonra aldıktan, Rojava’da birçok yoldaşımız şehit düştükten sonra ağlamak çok zor. Yoldaşlarımız şehit düşmüş olabilir. Sabit’i vurmuş olabilirler. Ama onları yüreğimden söküp alamazlar.” dedi.
Mehmet Ali Kılıç’ın ablası Nazik Kılıç, “Evdekilere tek başıma bakıyordum. Mehmet Ali de geldi ve bir arada durmamız gerektiğini söyledi. O akşam onu son görüşümdü. Ben 76’da Mehmet Ali sayesinde tanıştım devrimci mücadeleyle. Ben de tutuklandım, işkence gördüm. Fakat bunların hiç biri beni yıldırmadı. Sadece Mehmet Ali’yi çok arıyorum. O benim için kardeşten öteydi. Biz mücadelemize kaldığımız yerden devam edeceğiz.” dedi.
DEV Güç’ün açıklamasının ardından Birleşik Devrimci Parti Genel Başkanı Musa Piroğlu konuşma yaptı. Piroğlu konuşmasına devrim mücadelesinde düşenleri selamlayarak başladı. “Dünyanın her yerinden gelen devrimciler ortak kavgada buluştular. Hepsi genç öldü. Aynı yaşta kaldılar. Onların devrettiği bayrağı diğer genç yoldaşları devraldılar. Bugün Rojava’da mücadeleye devam ediyorlar” diye belirten Piroğlu, birleşik mücadelenin önemini vurguladı.
“Bugün Kobane’de savaşanlar Afrin’de de dövüşerek kanlarıyla savaşacaklar. TDH yükselen faşizme karşı omuz omuza yan yana gelişi örgütleyemedi. Bugün bu kavgadan bir ders çıkaracaksak eğer, gelmekte olan karanlığı birlikte durdurmamız gerektiğidir. Afrin’de Kürt halkının kanı üzerinden iktidarını kurmaya çalışanlara, bir işçinin kendini yakmasına, 500 çocuğa tecavüz edilmiş olmasına, kadın cinayetlerine, Alevilerin evlerinin işaretlenmesine sessiz kaldık. Yanı başımızda Suriye, Cizre, Nusaybin yıkıldı. Ya bu karanlığı birleşip durduracağız ya da her seferinde boynumuz bükük yoldaşların kavgasını, anılarını anlatmaktan öteye gidemeyeceğiz” diye ifade eden Piroğlu, “Artık onlar sıkıştı. Krizlerini çözemiyorlar ve rüzgar bizden yana. Düşecek ve dövüşecek olan bizdendir. Asla bayrağı yere düşürmeyeceğiz” sözleriyle konuşmasını sonlandırdı.
Sabit Torun’un, Mehmet Ali Kılıç’ın, Emin Arslan’ın yoldaşları onlara dair anıları anlattı ve şiirler okudu. Yoldaşlarının anlatımının ardından anma sonlandırıldı.
