İstanbul: Şirnex Merkez’de devletin abluka ve katliamlarına karşı direniş sırasında yaşamını kaybeden YPS’li Esma Sarıdağ’ın cenazesinin 3 aya yakın süredir alınamamasına ilişkin İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şube binasında basın açıklaması yapıldı. Açıklamanın ardından Sarıdağ’ın yakınlarından Gurbet İlbars yaptığı konuşmada, direniş sırasında yaşam koridoru açılması için ısrar ettiklerini hatırlatarak, “Şimdi ise cenazelerimiz için koridor açılmasını istiyoruz” dedi.
2015 yılından beri T. Kürdistanı’nda, TC devletinin saldırıları boyutlanarak sürerken katliam ve zorunlu göç ettirme politikaları devreye sokuldu. Devlet, Kürt halkını katlederken bir yandan cenazeleri dahi yakınlarına vermiyor. Şirnex Merkez’de abluka ve katliamlara karşı direnişi seçen ve katledilen YPS’li Esma Sarıdağ da bunlardan biri. Sarıdağ’ın yakınları cenazeyi 3 aya yakın süredir alamamalarına ilişkin İHD’ye başvurdu.
Bugün İHD İstanbul Şube binasında cenazelerin verilmemesine ilişkin basın açıklaması düzenlendi. İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi adına Av. Hüseyin Boğatekin tarafından yapılan açıklamada, devletin katliam ve sokağa çıkma yasaklarının Kürt halkında derin travmalar yarattığını, şimdi de bunun cenazelerin ailelere verilmemesi ile sürdürüldüğüne dikkat çekildi.
“Herkesin onurlu bir şekilde gömülme hakkı vardır”
DAİŞ çetelerine karşı savaşan Aziz Güler, Eylem Ataş ve onlarca YPG’linin cenazesinin aynı muameleye maruz kaldığını hatırlatan Boğatekin, bunun bir devamı olarak Şirnex’te yaşamını yitiren Esma Sarıdağ’ın cenazesinin ailesine teslim edilmediğini belirtti. Gurbet ve Melek İlbars’ın 6 Temmuz’da Sarıdağ’ın yaşamını yitirdiğini basından öğrenmelerinin ardından gerekli tüm girişim ve başvuruları yapmalarına rağmen cenazeyi alamadıklarını belirten Boğatekin, “Ulusal veya uluslar arası hukukun ve vicdanın öngördüğü temel kural, kişinin ve ailesinin haklarının gözetilmesi ve onurlu gömülme hakkıdır” dedi.
Boğatekin, herkesin ailesinin gelenek ve örf adetlerine uygun olarak, onurlu bir şekilde gömülme, akrabası olan veya kendisine çok yakın olan bir kişiyi defnetme hakkının olduğunu belirttiği konuşmasında, durumun hukuki ve sair açıdan takipçisi olacaklarını açıkladı.
“Savaşarak alt edemediklerini öldürerek yenmeye çalıştılar”
Sarıdağ’ın yakınlarından Gurbet İlbars ise, Sarıdağ’ın hayatını kaybettiğinin öğrenmelerinin ardından Şirnex’e doğru yola çıktıklarını ve Şirnex’te görevliler tarafından YPS’li birinin cenazesini almak için gittikleri öğrenildiğinde hakaretlere maruz kaldıklarını aktardı.
“Savaşarak alt edemediklerini öldürerek yenmeye çalıştılar” diyen İlbars, Şirnex’e bütün zorluklarla girmelerinin ardından hastaneye teşhis için alınmadıklarını belirtti. Sonrasında Cizîr’e döndüklerini ve orada da kendileri durumunda onlarca insan olduğunu gördüklerini ifade eden İlbars, “İnsanların diri diri yakıldığı Cizîr’de, Cizîr Adliyesi’nde adalet arayışına girdik. Zorlamalarımızla annelerden DNA alınması için karar çıkardık” dedi. Annelerden kan örneği alınmasının işkenceyle yapıldığını belirten İlbars, “Anneler, akrep tipi zırhlı araçlara bindirilerek kan vermeye götürüldüler. Kan vermelerinin ardından ise normal koşullarda 1 hafta içerisinde çıkacak sonuçlar için kendilerine ‘Size sonuçların ne zaman ulaşacağı belli olmaz?’ yanıtı verildi” dedi.
Direniş sırasında yaşam koridoru açılması için ısrar ettiklerini hatırlatan İlbars, “Şimdi ise cenazelerimiz için koridor açılmasını istiyoruz” dedi. İlbars, konuşmasını adalet çağrısı yaparak sonlandırdı.
