Dünya

TURGUT KAYAYA ÖZGÜRLÜK | “Zindan karanlığına mahkûm edilecek dava yoldaşımız, Turgut’umuz için..”

İsviçre’de bulunan Kultur Fabrik üyesi bir kişi, Turgut Kaya’nın Türkiye’ye iade edilmesine ilişkin bir yazı kaleme aldı. Yazı da şu ifadelere yer verildi; “Türkiye’ye iade edildiğinde zindan karanlığına mahkûm edilecek dava yoldaşımız, Turgut’umuz içindir. Öyle gizliden gizliye değil açıktan açığa bağırarak sahiplenme ruhuyla hareket edenlerin yoldaşlığıdır bu. Zamanın açlık iradesine karşı diktatörlüğünü yitirdiği andır bu an.”

Atina: Türkiyeli devrimci Turgut Kaya’nın Türkiye’ye iade kararına ilişkin Kultur Fabrik Zürih üyesi bir kişi yazı kaleme aldı.

İsviçre’de bulunan Kultur Fabrik’in bir üyesinin kaleme aldığı yazının tamamı şu şekilde;

“Yunanistan sokaklarında bir avuç Partizan yürek

Şuan son Mohikanlılar gibi çalışıp bütün Yunanistan’ı karıştıran bir avuç Partizan yürek, zamanın diktatörlüğüne karşı amansızca savaşıyorlar. Onlarınki yaşamın en kutsal yerinde olan yoldaşlık bağının nidalarıyla yola düşenlerin öyküsüdür.

Kirli ilişkiler karşılığında Türkiye’ye iade edilmesine karşı bir mücadeledir. Türkiye’ye iade edildiğinde zindan karanlığına mahkûm edilecek dava yoldaşımız, Turgut’umuz içindir. Öyle gizliden gizliye değil açıktan açığa bağırarak sahiplenme ruhuyla hareket edenlerin yoldaşlığıdır bu. Zamanın açlık iradesine karşı diktatörlüğünü yitirdiği andır bu an.

Özgürlük zorunluluğun kavranması değil, aynı zamanda pratiğe geçirilmesidir şiarıyla hareket eden Partizan yüreklerin yaşamsal kaynağıdır. Yani abı hayattır pratik.

Yaşamsal düşlerini öyle boş, küçümseyen, halkın devrimcilere verdiği her bir kuruşun değerini bilmeden onlardan aldıklarıyla çıkarttıkları yayın organlarında devrimcilere kara çalan, onlarla dalga geçen, içi boş düzinelerce satırın, sayfanın kuru, boş, gerici hezeyanların kışkırtılması için tüketildiği özünde hiç bir samimi hatanın kabulünün olmadığı bütün, beyhude sol çıkışın esasta özünden yitirerek sağlaşıp, pasifleşmeye karşı, keskin devrim naralarıyla karşı koyanlar tarih karşısındaki sorumluluklarından azad ettiklerini beyan ederler.

Bu küçümseyen, hor gören, kendinden olmayanı dışlayan, sorumsuz davranışlara en iyi halkımız cevap olacaktır.

Bizler içi boş satırların fütursuzca harcanmasına karşı pratiğin olgun sesi olarak, halka ve yoldaşlarına karşı sorumluluk bilinci en yüksek seviyede olanların teorik ve pratik ayak sesleriyiz.

Zaman ve mekânın umursamazlığına karşı direncimiz basit ve sıradan gelebilir halk yığınlarına. Zaten bu genelde hep böyle de algılanmıştır.  Lâkin tarih vuku bulduğunda bugün basit görünen hareketlerin tıpkı yine aynı bu şekilde, yüzyıl önce basit görünen Bolşevik hareketinin neler yaratabildiğini tarihi ve halklarımız tanıktır.

Bu tarihsel bilinçle hareket ettiğimiz malumunuzdur!“

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu