7 Ekim’deki Filistin direnişinin Aksa Tufanı operasyonunun ardından, İsrail devletinin Gazze’ye yönelik saldırıları ve katliamları sürerken, dünyanın dört bir yanından Filistinlilere destek açıklamaları, eylemleri yapılıyor.
İstanbul’da bu akşam (22 Ekim) aralarında Esenyurt Partizan, BDSP, Yeni Dünya İçin Çağrı, Sol Parti, TİP, TÖP, Esas-Der ve Esenyurt Halkevleri, ortak bir eylem gerçekleştirerek Filistin direnişine destek verdi.
Esenyurt Tabela Meydanı’nda gerçekleştirilen eylemde okunan basın metninde şu ifadelere yer verildi:
“Filistin toprakları 1948’den beri adım adım işgal edildi. Filistin halkı yüzyıla yaklaşan süredir imhayla, zorbalıkla, kan ve terörle sindirilip boyun eğmeye; topraklarına el konup yersiz-yurtsuz bırakılmaya çalışıldı. Genç, yaşlı, kadın, çocuk Filistinliler sapanla, taşla İsrail’in Siyonist güçlerine karşı hep direndiler. Bunun asıl sorumlusu Filistini yok etmek isteyen İsrail Devletidir. İsrail’in Gazze’de sivillere dönük katliamlarına Hamas’ı bahane etmesi bir siyonist yalanıdır. Zira Batı Şeria’da Hamas olmamasına rağmen orada da sivilleri öldürüyor. Çünkü İsrail tüm Filistinlileri topraklarında tamamen kovmak istiyor. Bu gerçeğin farkında olan İsrailin insancıl, ilerici ve sol kitleleri de bu nedenle meydanlara çıkıp, İsrailin saldırılarına son vermeye çağırarak “Katil Netanyahu” sloganları atıyor.
ABD ve diğer emperyalist batılı ülke yönetimlerinin tam desteğini alan Siyonist İsrail yönetimi, Türkiye dahil bölgedeki her türlü gerici, dinci örgüt ve devletlerin iki yüzlü-işbirlikçi politikalarından da cesaret almaktadır.
Emperyalist paylaşım derinleşiyor
Direniş örgütlerinin operasyonu dünyadaki gerilimlerin yükseldiği koşullarda ortaya çıkmış, bir yanda Ukrayna coğrafyasında karşı karşıya gelen ABD ve AB emperyalistleri ile Rusya arasındaki paylaşım savaşlarının son olarak Ermenistan-Azerbaycan kriziyle derinleşti. Türkiye ise Suriye’nin kuzeyine Rojava’daki Kürt bölgelerine harekat düzenledi. Rojava’da doğrudan sivil halkın yaşadığı bölgelere yönelik hava saldırıları kabul edilemez. Bununla birlikte Irak’ta da hava harekatları sürüyor. 17 Ekim’de mecliste yapılan oylamada ise 2 yıl daha Irak ve Suriye’de harekat düzenleme yetkisi, tezkere oy çokluğuyla kabul edildi. Orta Doğu’da savaşın ateşini büyütecek tezkerelere, sınır ötesi her operasyona dur demek zorundayız.
AKP iktidarının yaptığı gibi İsrail Siyonizmi’nin hak tanımazlığı ve saldırıları karşısında tarafsızlık ya da “arabuluculuk” tutumu alınamaz.
Bölge halkları kendilerine bölge gericilikleri ve emperyalistler tarafından çizilen bu kadere mahkûm değildir.
Ulusal siyasal hak eşitliği ve devlet olma hakkı talep eden Filistinliler haklıdır; bu mücadele desteklenmeli ve Filistinlilerin hak eşitliğini tanımayan hiçbir “çözüm” kabul edilmemelidir.
- Türkiye’nin İsrail’le yaptığı bütün anlaşmalar iptal edilmeli ve Filistin halkına somut destek verilmelidir.
- ABD ve NATO’nun ülkemizdeki üsleri sökülmeli, emperyalistlere bağımlılığı içeren tüm ikili anlaşmalar iptal edilmelidir.
- Rojava’ya yönelik operasyonlara ve savaş politikalarına son verilmeli ve Kürt sorununun eşit haklara dayalı demokratik çözümü için Kürt halkının meşru talepleri koşulsuz kabul edilmelidir.
- Bölgede işgalci konumunda bulunan bütün emperyalist ve gerici güçler askerlerini geri çekmelidir. Halklar kendi geleceklerine kendileri karar vermelidir.
- İsrail’in işgali ve savaş son bulmalı, Filistin halkının talepleri kabul edilmelidir.
Tüm işçi ve emekçilere , emek ve demokrasi güçlerine çağrımızdır ; ezilen halklarla dayanışmaya, haksız emperyalist savaşlara ve yayılmacılığa karşı mücadeleye! Bizler Türkiye’nin devrimci, ilerici güçleri olarak Filistin halkının yanında olduğumuzu, bu haklı ve meşru direnişi sahiplendiğimizi yeniden haykırıyoruz. Siyonist İsrail’in sömürgeci, işgalci tutumuna karşı sesimizi yükseltiyoruz. İsrail’in Filistin’e saldırısını ve Türkiye’nin Rojava’ya saldırısını kabul etmiyoruz.
