Güncel

İki Çocuğun öldüğü kazanın izahı: “her işte bir hayır vardır”

H. Merkezi: Silopi’de 4 Mayıs 2017 tarihinde zırhlı polis aracının evin içindeki iki çocuğa çarpması sonucu yaşamını yitirmesinin ardından olaya ilişkin görüşmeler TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu’nda gerçekleştirildi.

TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu’ndaki görüşmeler sırasında Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Adem Çakıcı’nın ‘kazaya’ ilişkin “her işte bir hayır vardır” sözleri itiraf niteliğindeydi. Çakıcı’nın konuşmasının ardından komisyon görüşmelerinin oldukça gerildiği belirtildi.

Adem Çakıcı, komisyon görüşmelerinde verdiği ifade de, kazayı yapan polisin zırhlı araç kulanım eğitimini almadığını buna karşın 8-9 aydır zırhlı polis aracını kullandığını belirtti. Ancak Çakıcı, Eğitimli olsaydı biz burada mahcubiyet taşımazdık, en azından ‘eğitimlerini verdik’ derdik, kaza için şu konuştuklarımızın yüzde 50’si gitmiş yani. Ama her şeyde bir hayır vardır, biz kendi adımıza nasibimizi aldık.” diye belirtti. Çakıcı’nın bu konuşmasının ardından komisyonda soğuk bir havanın estiği ve tartışmaların gerildiği belirtildi.

Adem Çakıcı’nın bu sözlerinin ardından komisyonun AKP’li üyelerinden Milletvekili Nurettin Yaşar dahi itiraz ederek, “Devlet ‘ Eğitimli de olsaydı bu kaza kaçınılmazdı’ demez.” dedi.

 

Kazalar artık eğitimli polisler ve yeni araçlarla yapılacak

İnceleme Komisyonu’nun AKP’li üyesi ise Çakıcı’nın konuşmasının ardından zırhlı araçların eski ve daha fazla polisin eğitim alması gerektiğine dair bir konuşma yaptı.

Komisyon Üyesi AKP Ardahan Milletvekili Orhan Atalay, “Dicle’nin kenarında 2 yavru öldürülmüş, kaza sonucu ölmüş, kasıt yoktur fakat ciddi bir ihmal vardır. Yani mesela 24 bin polise bu eğitim verildi deniliyor. Bu araçlar 1994 model ağır araçlar, arazi son derece riskli.” diye belirtti.

 

HDP’den muhalefet şerhi

HDP’nin İnceleme Komisyonu üyelerinden Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran ise, ölümlere neden olan zırhlı araçların tek sorunun fiziksel durumlarının olmadığını belirterek, eğitimli polislerin de eğitimsiz polisler kadar kazalara karıştığını söyledi.

HDP komisyon raporuna düştüğü şerhte son iki yılda zırhlı araçların çarpması sonucu yaşamını yitirenlere de ayrıca yer verdi. HDP şerhindeki ilgili bölüm şu şekilde:

“Çatışmalı ortam ile birlikte, Kürt illerinde sivil yerleşim alanlarında günlük hayatın bir parçası haline getirilen zırhlı araçlar ve kolluk güçlerinin ihmalkarlığı nedeniyle, Mardin’in Dargeçit ilçesinde 9 Şubat 2017 günü okuldan eve dönerken zırhlı aracın çarpması sonucu 7 yaşındaki Berfin Dilek; 7 Haziran 2016 günü Cizre’nin Alibey Mahallesinde zırhlı aracın çarpmasıyla hayatını kaybeden 6 yaşındaki Bünyamin Bayram; 24 Ekim 2016 günü Cizre’nin Nuh Mahallesinde zırhlı araç nedeniyle hayatını kaybeden Hakan Sarak; Kozluk ilçe çıkışında yol kontrolü yapan kobra tipi zırhlı aracın, geri gittiği esnada çarptığı 33 yaşındaki Kerem Aslan; Diyarbakır’ın Ofis semtinde, zırhlı aracın çarptığı Hatun Elhuman; Van’da 28 Nisan 2017 tarihinde zırhlı aracın çarptığı Sami Uçan; Tunceli’de hızlı bir şekilde giden Kobra tipi zırhlı aracın ezdiği Naciye Özdemir; Van’ın İpekyolu İlçesi’nde 24 Temmuz 2016 günü kirpi tipi zırhlı aracın çarptığı 4 yaşındaki Taha Kılıç; Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde TOMA’nın çarptığı yaşlı adam; Bitlis’te polise ait zırhlı aracın çarptığı 55 yaşındaki Talat Uçar; Van’da polis panzerinin ezdiği 12 yaşındaki A.O; Akçakale sınırında zırhlı araç ile ezilen 16 yaşındaki Hasan Bakdur; Diyarbakır’da polis panzeri tarafından ezilen 19 yaşındaki Şahin Öner; Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde çarşı merkezinde zırhlı araçtan sivillerin üzerine açılan ateş ile yaşamını yitiren Aydın Tümen, Serhat Buldan, Rahmi Sefalı ve Nejdetİşözü; Diyarbakır’ın Lice ilçesinde askeri zırhlı aracın çarparak öldürdüğü Pakize Hazar basına yansıyan ve ölümle sonuçlanan vakalardan yalnızca birkaçıdır.”

 

“Özel Harekat’ın sivil yerleşim yerlerinden tümüyle çekilmesi gerekir”

HDP tarafından inceleme komisyonu raporuna düşülen şerhte, zırhlı polis araçların hızları ve şehirlerdeki kullanımları sonucu kazalarda daha çok çocuk ve yaşlıların yaşamını yitirdiğine değinilerek ilgili bölümün ardından şu ifadeler kullanıldı:

“Bahsi geçen durumlarda ölümlere neden olan zırhlı araçların fiziksel durumlarının yegane neden olmadığı, eğitimli personellerin de eğitimsiz personeller kadar bu olaylara karıştıkları göz önüne alındığında, dikkate alınması gereken en temel ve etkili önlemin, bu araçların ve özel harekat olarak nitelendirilen kolluk güçlerinin sivil yerleşim alanlarından tümüyle çekilmesi olduğu görülmektedir.”

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu