Güncel

İBB’den Kısırkaya’ya ilişkin açıklama

H. Merkezi: Eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın, Emine Erdoğan’ın ricasıyla imara açıldığını söylediği Kısırkaya’da, 720 hektarlık alana 20 bin köpek kapasiteli devasa bir hayvan “bakımevi” yapılmasına karşı yaşam savunucuları dün(28 Ocak) Makine Mühendisleri Odası’nda basın toplantısı düzenlemişti.

Kısırkaya:Tecrit, zulüm ve rant” başlığıyla düzenlenen basın toplantısında Kuzey Ormanları Savunması’ndan Balaban Cerit, Yeryüzüne Özgürlük’ten Burak Özgüner, Mimarlar Odası’ndan Mücella Yapıcı ve İstanbul Barosu Hayvan Hakaları Komisyonu’ndan Avukat Hülya Yalçın, söz alarak  “Kısırkaya Geçici Sahipsiz Hayvan Bakımevi ve Bahçeli Yaşam Alanı” adı altında, toplama kamplarından farksız bir hayvan tecrit merkezi inşa edildiği ifade edilmiş; bölgenin yapısının da hayvan barınağı için uygun olmadığına dikkat çekilmişti.

Hayvanları katletmek ve bölgeyi ranta açmak için hayvan barınağı altında İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından bölgenin talan edildiğine dikkat çekilen basın toplantısının haberini sosyal medyada paylaşmamızla beraber twitter hesabımıza İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından “Kısırkaya Bakımevi ve Doğal Yaşam Alanı hakkında iddialar gerçeği yansıtmamaktadır” şeklinde açıklama geldi.

Merkezimiz İstanbul’un Avrupa Yakası’ndaki tüm ilçelere hizmet vermek üzere projelendirilmiştir. Burada hayvanların kısırlaştırılması, tedavisi ve bakımları yapılacak olup bunun dışında başka bir işlem yapılması söz konusu değildir. Yasa gereği tedavileri ve aşıları yapılan hayvanlar alındıkları alana geri bırakılacaktır. 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu kapsamında yapılacak işlemler “Topla-Aşıla-Kısırlaştır-İşaretle-Aldığın Yere Bırak” sisteminden ibarettir. Dolayısıyla “Toplu itlaf, yakma fırınları, laboratuvar deneyleri” gibi iddialar hayal ürünüdür” şeklinde yapılan ve devamında Kısırkaya Hayvan Barınağı’nın çeşitli özelliklerini anlatan İstanbul Büyükşehir Belediyesi, anlaşılan o ki Kadir Topbaş’ın açıklamalarını unutmuş bulunuyor!

Yaşam alanlarını 3. Köprü ve dünyanın en büyük havaalanı gibi projelerle yok eden, hayvanların bu bölgede katline sahip olan bir anlayışın, bahsettiği gibi “güllük-gülistanlık” bir barınak yapması ne kadar mümkün?

Daha birkaç ay öncesinde kuzey ormanlarındaki domuzlar, yaşam alanlarının bozulması nedeniyle boğazı yüzerek geçmeye çalışmıyor muydu? Göçmen kuşların geçiş güzergahına havaalanı yapma zihniyeti mi hayvansever olacak peki?

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu