İngiltere’nin başkenti Londra’da, polis memuru Wayne Couzens’in 33 yaşındaki Sarah Everard’ı öldürmesinin ardından cinayeti protesto etmek için sokağa dökülen kadınlar polis saldırısına maruz bırakıldı.
İngiliz polisi, ülkede ikiden fazla kişinin bir araya gelmesini engelleyen Covid-19 tedbirlerini gerekçe göstererek eylemi engellemek istemişti. Ancak Everard’ın 3 Mart günü başkent Londra’da evine yürürken bir polis tarafından kaçırılıp öldürülmesine duyulan öfke, önceki gün ülkede yaşayan kadınların yüzde 97’sinin cinsel tacize maruz kaldığını ortaya koyan bir anketle taştı.
Yüzlerce kadın, “Biz yüzde 97’yiz” yazılı pankartlarla Covid-19 tedbirlerini dikkate almayarak Sarah Everard için sokağa döküldü.
İngiltere’nin birçok kentinde binlerce kişi Everard’ı anmak için evlerinin kapı ve pencerelerine mum koyarken, Başbakan Boris Johnson da başbakanlık konutunun kapısına mum koydu, ancak polis akşam cinayeti protesto eden kadınlara polis saldırııs yaşandı.
Kadınların Clapham’da akşam saatlerinde, “kadınların geceleri sokakta güvenli bir şekilde yürüyemediğine” dikkat çekmek için yürüyüş yapmak istemesi polisin sert saldırısıyla sonuçlandı.
Londra Metropolitan polisi, yürüyüşün Covid-19 kuralları nedeniyle “yasadışı ve güvensiz olacağın”‘ gerekçe göstererek eylemcilere saldırdı. Birçok kadının bu sırada sürüklenerek eylem yerinden uzaklaştırıldığını duyurdu.
Dört kişi ‘kamu düzenini bozmak ve sağlık kurallarını ihlal etmek’ suçlaması gerekçe gösterilerek, gözaltına alınırken, kadınların polis tarafından maruz bırakıldığı şiddete tepki yağdı. Londra polisinden sorumlu olan Belediye Başkanı Sadık Han, emniyet teşkilatından acil bir açıklama beklediğini söyleyerek polisin tavrının hem uygunsuz, hem orantısız olduğunu söyledi.
