Newroz öncesi gözaltına alınan ve 4 gün boyunca gözaltında tutulan Jin News muhabiri Duygu Erol, gözaltında kaldığı süre boyunca yapılan ajanlık dayatmasına karşı İHD Ankara Şubesi’nde basın toplantısı düzenledi.
H. Merkezi: Newroz öncesinde gözaltına alınan ve gözaltındayken ajanlık dayatmasıyla karşı karşıya kalan Jin News muhabiri Duygu Erol basın toplantısı düzenledi.
Jin News muhabiri Duygu Erol 20 Mart günü eş zamanlı ev baskınıyla gözaltına alınmış ve dört gün boyunca da gözaltında tutulmuştu. Erol, bugün (28 Mart) İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi’nde, gözaltında kaldığı süre içinde yapılan ajanlık dayatmasına karşı basın açıklaması yaptı.
Erol’un gözaltı sürecine ve ajanlık dayatmasına ilişkin şunları söyledi; “Gözaltında kaldığım süre içinde avukatım tarafından getirilen kıyafetimi değiştireceğim söylenerek nezarethaneden görevli tarafından çıkarıldım ve avukat görüşme odasına götürüldüm. Odada daha önce görmediğim ve tanımadığım iki kadın oturuyordu. İçeriye girdiğimde, kapı arkadan kilitlendi. Ben ‘Kıyafet değiştirecektim, yanlışlık oldu’ dediğimde ise odada oturan kadınlar benimle sohbet etmek için orada olduklarını, Kamu Güvenlik Kurumundan geldiklerini ve gözaltına alınan kamu çalışanları, gazeteciler ile görüşmek istediklerini belirterek benimle de kahve içmek istediklerini söylediler” dedi.
Hükümetten değil, aynı zamanda devlet çalışanı!
Erol, Kamu Güvenlik Kurumundan gelen kişilerce bu isteklerini kabul ettiği takdirde serbest bırakılacağını, eğer kabul etmezse yaklaşık bir yıl cezaevinde kalacağını söylediklerini belirtti. Erol, “Benimle görüşmek için de üç gündür uğraştıklarını da ilave ettiler. Kurumları ile ilgili bilgi edinmek istersem internetten de araştırabileceğimi söylediler” dedi. Erol, konuşma sırasında kendisine hükümetten olmadıklarını bu yüzden rahat olması gerektiği söylendiğini belirterek, aynı zamanda devlet çalışanı oldukları ve görevlerinde gizlilik olduğunu da söylediklerini ifade etti.
“Gazeteciler için kabul edilemez”
Erol, “Kahve tekliflerini reddetmem sonrasında ise meslektaşlarımdan şüphelenmem için ‘Sosyal medyada bir şey paylaşmamana rağmen neden buradasın, hiç düşündüm mü? Bak, başka gazeteciler neler yazıyor ve serbest. Çünkü onlar bizimle çalışıyor’ dediler. İstediklerini kabul etmediğimi tekrarladığımda ise; ailemi yanıma getireceklerini ve kabul etmem sonucunda eğitim için beni Fransa’ya göndereceklerini söylediler. Israrla reddetmem sonucunda ve odadan çıkmak istediğimi belirtince konuşma sona erdi” dedi.
Erol, avukatlarla bile kısıtlı olarak görüşülebilen bir yere bu kadar kolay ve rahatlıkla girerek kendisiyle görüşme yapmaya çalışan, ajanlık dayatmasında bulunmalarını, gazeteciler için kabul edilemez olarak ifade etti.
“Haber alma-yapma hakkımızı savunacağız, boyun eğmeyeceğiz”
Erol son olarak şunları ifade etti; “Gözaltı, tutuklama, kapatmalar ile kıramadıkları iradelerimizi bugün ise kayyumlar ile iradelerimiz teslim alınmak istenmektedir. Bizler gazeteciyiz ve doğru haber alma hakkını savunarak gazetecilik yapmaya çalışıyoruz. Haber alma-yapma hakkımızı savunacağız ve ajanlık dayatmalarına-baskılarına, gözaltılarına, tutuklamalara ve kayyumlarına boyun eğmeyeceğiz.”
