Güncel

Günay Özarslan dosyasına takipsizlik!

H. Merkezi: Bağcılar’da 24 Temmuz 2015 tarihinde polisin eve yaptığı baskınla öldürdüğü Günay Özarslan’ın dosyasında savcı takipsizlik kararı verdi. Karara tepki gösteren Avukat Özgür Yılmaz, Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı’na itiraz başvurusunda bulundu. Yılmaz, ısrarın sürmesi halinde koruyu AYM ve AİHM’e taşıyacaklarını söyledi.

Avukat Özgür Yılmaz ve Günay Dağ tarafından konuya ilişkin Çağlayan’da bulunan Adalet Okulu’nda düzenlenen basın toplantısında ilk olarak Yılmaz söz aldı. Yılmaz, Özarslan’ın katledilmesinin katliamlar sürecini başlattığına dikkat çekerek, “Biz o dönem dedik. ‘Bu polisler tutuklanırsa bu polislerin elini soğutacaktır’. Yeni ölümler olmayacaktır. Ancak, ilk andan itibaren savcılar tam tersi davrandı. Adli tıpa alınmadık, olay yerini inceleyemeye katılamadık. Süreç hep biz avukatlardan ayrı yürütüldü. Yaşananlara ilişkin biz de suç duyurusunda bulunduk” dedi. Özarslan dosyasında 6 savcı değiştiğini ve olaydan ancak 4 ay sonra savcının belirlendiğini kaydeden Yılmaz, “Bu savcı da bizim hiçbir talebimize göre işlem yapmadı” bilgisini verdi.

Kararı “hukuksuz” olarak değerlendiren Yılmaz, polis ifadelerinde yer alan “Günay’ın silahı tutukluluk yaptı” cümlesinin göz ardı edildiğini ve bu bilgiye rağmen Özarslan’ın vurulduğu gerçeğinin dikkate alınmadığını söyledi. Savcının bilinçli bir şekilde soruşturmayı sonlandırdığını savunan Yılmaz, “Polisin öldürdüğü dosyalarda savcılar inisiyatif alıp en azından iddianameyi yazar. Özarslan dosyasında savcılık bunu dahi yapmadı. Savcı şüpheli gördüğü kişileri ifadeye çağırır. Bunu bile yapmadığı gibi isimlerini dahi yazmamış” diye konuştu.

Polisin öldürme teşebbüssü cezasızlıktan dolayı yeni ölümler getirdiğini hatırlatan Av. Yılmaz, takipsizlik kararına ilişkin Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı’na başvuru yaptıklarını söyledi. Savcılık takipsizlik kararını kaldırmaması halinde önce Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) ardından Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvuru yapacaklarını söyleyen Yılmaz, şöyle devam etti: “Gizlilik kararları var diye dosyayı göstermediler. Kamera kayıtlarını istediğimiz halde vermediler. Biz bu görüntüleri bir sene geçse de iki sene geçse de ortaya çıkartacağız. Polis olay yeri tutanağında canlı bomba olduğuna dair veri yok. Ancak hatırlarsanız polis Özarslan’ın canlı bomba olduğunu iddia etmişti. O dönem yargı aktif olsaydı bugün birçok cinayet işlenemezdi.

Yılmaz’ın ardından konuşan avukat Günay Dağ ise, takipsizlik kararının Türkiye’de yargının işkence davalarında geçmişten bugüne devam eden kolluğu koruma pratiğinin yansıması olarak değerlendirerek”Özellikli 90’lı yıllar boyunca sıkça infaz olaylarına ilişkin davalarda yargı makamlarının pratiği mümkün olduğunda kolluğu korumaya onu cezadan kurtarmaya mümkünse hiç cezalandırılmasına olanak sağlayacak şekilde bir yargılama pratik yürüttü. Bugün de aynı şey yapılıyor. Hukuka takla attıran bir pratik vardı, bugün de bu pratikle karşı karşıyayız. Bu takipsizlik kararı da bunun örneğidir” dedi.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu