GüncelManşet

Dışardaki Gazeteciler, 31 Ekim’de Çağlayan’a çağırdı

İstanbul: Dışarıdaki Gazeteciler, tutuklu meslektaşlarıyla dayanışmak ve 31 Ekim’de Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde görülecek olan Cumhuriyet ile Özgür Gündem davalarına dikkat çekmek için yüzlerce kişiyle birlikte Kadıköy’de eylemdeydi.

Kadıköy Mehmet Ayvalıtaş parkında bir araya gelen gazeteciler, tutuklu meslektaşlarının serbest bırakılmasını talep ederek, herkesi 31 Ekim’de görülecek olan Cumhuriyet ve Özgür Gündem Gazetesi davalarına katılmaya davet etti.

Dışardaki Gazeteciler İnisiyatifi, tutuklu bulunan gazetecilerin durumuna dikkat çekmek amacı ile Kadıköy Mehmet Ayvalıtaş Meydanı’nda bir araya gelerek Altıyol’da bulunan Boğa Heykeli’ne kadar yürüyüş gerçekleştirdi. Gazetecilerin dayanışmaya dikkat çekmek amacı ile el ele tutuştuğu yürüyüşte “Gazetecilere özgürlük” pankartı açıldı. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Filiz Kerestecioğlu, CHP milletvekilleri Ali Şeker ve Barış Yarkadaş’ın yanı sıra DİSK Basın-İş Genel Başkanı Faruk Eren’in de katıldığı yürüyüşte, “Hemen şimdi adalet” ve “Hemen şimdi özgürlük” sloganları atıldı. Tutuklu gazetecilerin fotoğraflarının taşındığı yürüyüşte, “Özgür basın özgür ülke”, “Gazetecilik suç değildir” dövizleri taşındı.

 

IMG 8162“Gazeteciliğin tutsak edilmesi yalanların ortaya çıkmaması içindir”

“El ele yürüyoruz” sloganıyla düzenlenen eylemde açıklamayı Dışarıdaki Gazeteciler’den Gülşah Karadağ okudu. “Onlarca gazeteci tutsak oldukça hiçbirimiz özgür olmayacağız, olamayacağız” diyen Karadağ, Türkiye’nin, “dünyanın en büyük gazeteci hapishanesine sahip ülke” olduğunu belirtti.

Gazeteciliğin tutsak edilmesine dair, “Çünkü gazeteciliğin tutsak edilmesi, muktedirin çevirdiği organize işleri gözden kaçırmak içindir. Yolsuzlukların hesabının sorulmaması, memleketin kilerine dadanmış kanatlı farelerin rahatça kemirebilmesi ve soyguncuların yüzündeki maskenin düşmemesi içindir. Gazeteciliğin tutsak edilmesi, gerçeğin gizlenmesi ve yalanların ortaya çıkmaması içindir. Hakkın, hukukun, adaletin ayaklar altına alınıp çiğnenmesi içindir, diyen Karadağ, “İşkencecilere yol vermek, evlatlarımızın neden katledildiklerini unutturmak, katillerden hesap sormamak içindir. Çünkü gazetecilerin tutsak edilmesi, iş cinayetlerine kurban verilen işçinin, iliğine kadar sömürülen emekçinin, hayatın her alanında taciz ve tecavüze uğrayan, katledilen kadınların çığlığının bastırılması içindir. Eğitimsizliğe ve oyun çağında açlık fiyatına çıraklığa mahkûm edilen minicik yavrularımızın alınlarından damlayan teri, gözlerinden akan yaşı, maruz kaldıkları eziyeti; kirin, pasın içinde tamamen görünmez kılmak içindir” dedi.

 

“31 Ekim’de Çağlayan Adliyesi’ne gel!”

Böylesi bir zorbalığa hiçbir ülke halkının layık olmadığını biliyor ve o yüzden tahammül sınırlarının çoktan aşıldığını söylüyoruz. Bu esarete, bu cehalete katlanmak zorunda değiliz” diyen Karadağ, 31 Ekim’de görülecek olan Cumhuriyet ve Özgür Gündem davalarına katılım çağrısı yaptı.

Karadağ, “O halde gel… Mutlaka gel… Zorbalığa dur demek için gel… Terazisi şaşmış olan adaletin düzelmesi için gel… Tutsaklığa hayır demek için gel… Yaz gazeteci, demek için gel… Gasp edilen özgürlüklerimizi geri almak için gel… Demokrasi ve barış için gel… Yine el ele, yine omuz omuza gel… 31 Ekim’de Çağlayan Adliyesi’ne gel… Gel… Mutlaka gel… Kahrolsun istibdat, yaşasın hürriyet!” diyerek sözlerini sonlandırdı.”

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu