GüncelManşet

Cumartesi Anneleri, “Dargeçit davasının takipçisi olmaktan vazgeçmeyeceğiz”

İstanbul: Cumartesi Anneleri 658’nci haftasında Mardin Dargeçit kayıplarının akıbetini sordu.

658’inci haftasında Galatasaray Meydanı’nda buluşan Cumartesi Anneleri, 22 yıl önce Mardin Dargeçit’te gözaltında kaybedilen 7 kişinin akıbetini sordu. “Failler belli, kayıplar bulunsun” yazılı pankart açan Cumartesi Anneleri, kırmızı karanfiller ve kayıpların fotoğraflarını taşıdı.

 

İktidarlar değişiyor, zulmün adı değişmiyor

İlk olarak söz alan kayıpların avukatı CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Ölüm kuyularından, ölüm bodrumlarına gelindiğini söyleyerek, “İktidarların adı değişiyor ama zulmün adı değişmiyor” dedi. Tanrıkulu son olarak, tüm hukuksuzluklara karşı dayanışma içinde yürünmesi gerektiğini söyledi.

Ardından İHD Mardin Şubesi’nin Dargeçit kayıplarına ilişkin yürüttükleri süreci anlatan bir mektup okundu.

 

“Onlar bizi yalnızlaştırmaya çalıştıkça biz inatla çoğalıyoruz”

Gözaltında kaybedilen Murat Yıldız’ın annesi Hanife Yıldız söz alarak, 22 yıldır Galatasaray Meydanı’nda adalet aradıklarını belirtti. Yıldız, “İktidarlar değişti ama bize yönelik zulüm hiç değişmedi. Onlar bizi yalnızlaştırmaya çalıştıkça biz inatla çoğalıyoruz” dedi. Murat Yıldız davasının soruşturmasının yenilenmesini isteyen Yıldız, davanın yürütülmesini istedi. 

 

 

cumartesi anneleri 1“Dargeçit’te kaybedilen insanlarımız için adalet istiyoruz”

Yıldız’ın ardından Cumartesi Anneleri’nden Maside Ocak haftanın basın açıklamasını okudu. 658 haftadır gözaltında kaybetme suçunun cezasız bırakılmasına itiraz ettiklerini belirten Ocak, ulusal ve uluslararası yargının yasal yükümlülüklerini yerine getirme çağrısında bulunduklarını belirtti. Ocak, “29 Ekim 1995 tarihinde Mardin/Dargeçit’te ağır silahlı askerler yaptıkları ev baskınlarında üçü çocuk, ikisi lise öğrencisi 7 kişiyi gözaltına aldı” dedi. Gözaltında tutulanları arayan ailelerinin yaptıkları tüm başvurularının sonuçsuz kaldığını kaydeden Ocak, “Başvurularına; ‘Sorgu sonrası serbest bırakıldılar, dağa gitmişler’ cevabı verildi. Aileler kayıplarını aramaktan vazgeçsin diye tehdit edildi, gözaltına alındı, işkence gördü” dedi. Gözaltında kaybedilenlerden Süleyman Seyhan’ın kafası olmayan yakılmış bedeninin bir kuyuda bulunduğunu ifade eden Ocak, “Süleyman Seyhan’ın atıldığı kuyuyu gösteren uzman çavuş Bilal Batırırda Dargeçit Jandarma Taburunda kaybedildi” dedi. Savcılığın yürüttüğü soruşturma kapsamında Dargeçit kayıplarının gözaltında öldürülerek kuyulara gömüldüğü gerçeğinin ortaya çıktığını kaydeden Ocak, “Mardin Jandarma Komutanı Hurşit İmren ve Dargeçit Jandarma Komutanı Mehmet Tire’nin de içinde olduğu 18 kişi hakkında, ‘birden fazla kişiyi taammüden öldürme’ suçlamasıyla dava açıldı” dedi. Davanın Mardin’den, Adıyaman’a oradan da Ankara’ya taşınması ve Jitem davası ile birleştirilmesine ilişkin, insanlığa karşı işlenmiş bu ağır suçun faillerinin hakkaniyete uygun biçimde cezalandırılmayacağını düşündüklerini söyleyen Ocak, “Dargeçit davasının takipçisi olmaktan vazgeçmeyeceğiz. Dargeçit’te kaybedilen insanlarımız için adalet istiyoruz” dedi.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu