“İşgalci TC, Hezimet Üstüne Hezimet Yaşıyor! Gerilla Destan Yazıyor!” başlıklı Halk Ordusu’nun açıklamasında, “2024 yılı, gerillanın Medya Savunma Alanları’nda faşist Türk devletinin ordusuna yönelik gerçekleştirdiği etkili ve sarsıcı eylemlerle başladı. İşgalci Türk ordusu, son üç ayda 100’ün üzerinde kayıp vererek Zap, Metina hattında adeta hezimet üzerine hezimet yaşamaktadır.
HPG-YJA Star öncülüğünde Kürt gerillası, tarihi bir direniş sergileyerek destan yazmaktadır. Son olarak Gıre Metina alanında gerillanın birçok koldan gerçekleştirmiş olduğu sızma eylemi ile işgalci Türk ordusunun üs olarak kullandığı mevziler birer birer düşürülerek onlarca işgalci asker savaş dışı bırakılmıştır. Halk ordumuz TİKKO’nun savaşçıları olarak HPG, YJA Star gerillalarının destansı ve tarihi direnişini selamlıyor, askeri olarak elde ettikleri başarıdan dolayı kutluyoruz.” sözlerine yer verildi.
Açıklamada şunlar kaydedildi: “Medya Savunma Alanları’nda silahlı mücadele hattında sergilenen direniş sadece Kürt ulusal özgürlük hareketinin geleceği açısından değil Türkiye devrimi açısından da önemli bir yerde durmaktadır. AKP/MHP faşist iktidarı, 2015 yılından bu yana geliştirdiği “çökertme planı” doğrultusunda özellikle silahlı mücadele hattında duran devrimci-komünist harekete karşı topyekün yok etme saldırısı gerçekleştirmektedir.
Psikolojik savaş yöntemlerini etkili biçimlerde kullanarak “silahlı mücadele devrinin kapandığı”, “artık silahlı yöntemlerle hiçbir hareketin sonuç alamayacağı” propagandası yapmaktadır. Bu anlamıyla da Kürt gerillasının son devrimci operasyonları, belirli aralıklarla medya karşısında “bitti, bitiriyoruz, şu kadar kaldı” söylemlerine etkili bir cevap olmuştur. Gerillanın eylemleri ile bir kez daha görüldü ki; biten Kürt ve Türkiye emekçi halklarının özgürlük mücadelesi değil AKP-MHP faşist iktidarının kendisi olmuştur. AKP-MHP medyası gelinen aşamada kendi kayıplarını gizleyemez duruma gelmiştir” şeklinde devam etti.
tkpml.com sitesine yer alan açıklamada, TKP-ML TİKKO Genel Komutanlığı, açıklamaya şu şekilde devam etti:
“AKP-MHP iktidarı bir savaş kabinesidir. Bütün politik stratejik hattını Ortadoğu, Kafkasya’daki gelişmeler ve Kürt ulusal hareketi karşısında savaşa göre şekillendirmiştir. Yaşanan ekonomik kriz, yoksulluğun derinleşmesi karşında devlet bütçesinin önemli bir bölümü savaş ve silahlanmaya ayrılmaktadır. Faşist medya her gün üretilen İHA’lardan, SİHA’lardan bahsetmektedir ve dış politika büyük oranda Türk ordusunun ihtiyaçlarının teminine indirgenmiştir” dedi.
“Fakat gerillanın son eylemlerinde bir kez daha görüldü ki, savaşta belirleyici olan gelişmiş son model araçlar değil insan iradesinin yaratıcı bir şekilde kendini ortaya koymasıdır.
Kimyasal gazlar ve taktik nükleer bombalarlar sonuç alamayan ve gerillanın etkili vuruşları karşısında çaresizleşenler, bir kez daha yalana başvurmakta ve HPG, YJA Star gerillalarının devrimci hamlelerini “dış desteğe” bağlamaktadır. Emperyalizmin Ortadoğu coğrafyasında jandarması olan TC rejimi ve onun bir NATO ordusu olan paralı askerlerinin aynı koşullarda hezimete uğratılması kabullenilememektedir. Bir kez daha görülmüştür ki sahada teknolojik üstünlüğü yoksa TC askeri bir hiçtir. HPG, YJA Star gerillalarının kış koşullarında “Devrimci Halk Savaşı” temelinde gerçekleştirdiği devrimci hamleler, haklı savaşın haksız savaşlar ve işgaller karşısında üstünlüğünü kanıtlamaktadır.
TC faşizmi işgalci bir güç olarak “Kürdistan’a sefer eylemiş ancak zafer kazanamamış”tır. Uğradığı hezimeti yalanlarla, psikolojik savaşla saklamaya çalışmaktadır. Ancak estirilen şovenizm rüzgarına karşın her gün daha fazla insan, AKP-MHP savaş kabinesinin politikalarını sorgular hale gelmiştir.
Gerillanın saldırıları karşısında çaresiz kalan faşist Türk devleti ise acizliğin bir göstergesi olarak Rojava’ya hava saldırıları düzenlemektedir. Rojava halkının temel ihtiyaçlarının karşılandığı alt yapı ve ekonomik kaynaklar tahrip edilerek hıncını Rojava halkından çıkarmaya çalışmaktadır. Yine halkın yerleşim yerleri bombalanarak katliamcı yüzünü sergilemekten de çekinmemektedir. Tam anlamıyla bir soykırım suçu işlemektedir.
Rojava halkı, TC devletinin saldırılarına karşı tavrını ve tepkisini, sokaklara çıkarak devrimi savunmak olarak göstermektedir. Bu tepkiyi yaygınlaştırmak, geliştirmek ve örgütlemek ertelenemez bir görevdir!
Bir kez daha ifade etmek gerekir ki, Halk Ordumuz TİKKO Kürt ulusunun haklı ve meşru direnişinin yanındadır. Aynı saflarda mücadele kararlılığını teyit etmektedir”
