GüncelManşet

Basın özgürlüğü açıklamamasına “Ulusalcı”lardan sansür

Mersin: Geçtiğimiz Ağustos ayında Öcalan’a uygulanan tecrite son eyleminin haber takibi sırasında gözaltına alınan ve mahkemece serbest bırakıldıktan sonra savcının itirazı sonucu tekrar gözaltına alındıktan sonra tutuklanan ve Mersin’den sürgün sevkle Antakya’ya gönderilen Evrensel Gazetesi Mersin muhabiri Cemil Uğur için basın açıklaması gerçekleştirildi.

 

Basın özgürlüğünün ne anlama geldiğini kavrayamamışlar

Cemil Uğur’un mahkemesi bugün Mersin Adliyesi’nde gerçekleştirilirken uluslararası basının da katıldığı, Türkiye’den gazetecilerin de bulunduğu bir heyet tarafından açıklamada kapatılan Özgür Gazeteciler Cemiyeti adına konuşan eşbaşkan Hakkı Boltan’ın konuşması sırasında Ulusal Kanal muhabiri kamerayı kayıttan çıkardı. Daha sonra eşbaşkanın konuşmasının bitmesiyle tekrar yayını başlatan Ulusal Kanal’ın uyguladığı sansür ise, basın özgürlüğü için yapılan basın açıklamasında tam da Ulusal Kanal’a yakışır bir davranış oldu.

 

“İzledikleri haber nedeniyle…”

Açıklamada Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat, o gün gözaltına alınan Evrensel muhabirleri Cemil Uğur ve Halil İbrahim Polat’ın gazetecilik dışında hiçbir eylemlerinin olmadığını vurgulayarak, “Örneğin bir esnaf eylemini izleseler böyle olmayacağını biliyoruz ama izledikleri haber nedeniyle arkadaşlarımız OHAL’de gerekçe gösterilerek tam 17 gün gözaltında tutuldular. Türkiye ve Uluslararası gazeteciler cemiyetleri sendikaları art arda açıklamalar yaptılar muhabirlerimiz beraat etsinler diye. Bunlara rağmen ikisi de tutuklama talebiyle iki kez mahkemeye sevk edildiler” dedi.

Açıklamaya ayrıca DİSK Basın-İş Genel Başkanı Faruk Eren, Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Gökhan Durmuş, Uluslararası Gazeteciler Federasyonu, İngiltere Gazeteciler Sendikası üyesi Arif Bektaş ve Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan da katıldı. Gürkan yaptığı konuşmada, bu günün öneminin büyük olduğuna, 1980 faşist cuntasının yıllar önce bu gün 17 yaşında katlettiği Erdal Eren’in idamının yıl dönümüne de vurgu yaptı.

 

“Dünyanın gözü Türkiye’nin üzerindedir”

Uluslararası basın kuruluşlarından da mahkemeyi takip etmek ve basın açıklamasına katılmak için gelen temsilciler; Morning Star Gazetesi temsilcisi Stewen Sweeney ve PEN Galler Çeviri, Dil Hakları ve Hapisteki yazarların komitesi Başkanı Caroline Stockford da konuşma yaptı. Sweeney ve Stockford yaptıkları konuşmalarda, uluslararası platformda Türkiye’nin basın özgürlüğünde geldiği durumdan oldukça kaygı duyulduğu ve 100’ün üzerinde tutsak gazeteci ve yazarın derhal serbest bırakılması gerektiği vurgulandı. Sweeney, “Eğer basın ve ifade özgürlüğünü yok ediyorsanız bu demokrasinin üzerinde tepiniyorsunuz anlamına geliyor” diyerek demokrasi söylemlerine de vurgu yaptı.

 

1990’larda gazetecilerin sokak ortasında katledilmesine vurgu

Kapatılan Özgür Gazeteciler Cemiyeti Eş başkanı Hakkı Boltan da konuşmasında, “Hayatın gerçekleri kapatılamaz. Dolayısıyla Türkiye’de yapılmak istenen gazeteciliği bir bütün ortadan kaldırmaktır” diyerek saldırıların bir bütün Türkiye halklarına olduğunu vurguladıktan sonra, “Kürdistan’da 1990’larda gazeteciliğe yönelik bir saldırı furyası vardı. O donemde gazeteci arkadaşlarımız sokak ortasında katlediliyorlardı. Bu gün bütün Türkiye basını hedef alınıyor. Türk neyse Kürt’te odur, eğer bu denkleme gelirsek Türkiye kurtulur. Türkiye’nin kurtuluşu buradan geçmektedir. Cemil Uğur’a sahip çıkmak bize sahip çıkmaktır” diyerek dayanışma çağrısı yaptı.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu