H. Merkezi:15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişinin 47. yılında DİSK, Kadıköy Yoğurtçu Parkı’nda anma yaptı.
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), 15-16 Haziran büyük işçi direnişinin 47’nci yıldönümünde Kadıköy Yoğurtçu Parkı’nda bir araya geldi. Anmada, “15-16 Haziran’ın ışığında kıdem tazminatımıza sahip çıkıyoruz” pankartı açılırken, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz”, “Kıdemi değil taşeronu kaldır”, “Kıdem hakkımız söke söke alırız” ve “Faşizme karşı omuz omuza” sloganları atıldı.
Açıklamayı DİSK adına okuyan, DİSK İstanbul Bölge Temsilcisi Adil Çiftçi, “15 Temmuz 2016’daki karanlık darbenin ardından ilan edilen OHAL ve OHAL’e dayanılarak çıkarılan KHK’ler işçi sınıfının sendikal haklarına, tarihsel kazanımlarına ve iş güvencesine yönelmiştir” dedi.
Türkiye’de işçilerin greve çıkmasının yasaklandığı dönemlerden geçildiğini hatırlatan Çiftçi, grev yasaklarına karşı yapılacak olanın 15-16 Haziran ışığında direnmek olduğunu vurguladı. Çiftçi, taşeronu kaldırmayı seçim vaadi yapan iktidarın “çözüm arıyoruz”, “çalışmalar sürüyor” gibi politikalarının oyalamaya dönük olduğunu aktardı. Çiftçi, kadro hakkı başta olmak üzere tüm hakları için 15-16 Haziran’ın yol gösterici olduğuna işaret etti.
“15-16 Haziran ruhuna ihtiyacımız var”
Ardından DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu’da bir konuşma yaparak, 15-16 Haziran büyük işçi direnişinden üç ders çıkarılması gerektiğini ifade ederek, şöyle dedi: “Militan ve fiili meşru mücadele, birlik ve dayanışmadır. DİSK’i yok etmeye çalışanlara karşı şalterleri indirip mücadele etmek şart oldu. Fiili meşru militan mücadele her türlü engele rağmen mücadele etmektir. DİSK’i hedefine alan saldırıya karşı sendikalı sendikasız işçilerin birlik içinde olduğu bir direniştir. Tüm toplumsal kesimlerin dayanışmasıyla kazanılmış ve yürütülmüştür. Kıdemi ortamdan kaldırılmak istendiği bir dönemde demokratik mekanizmaların askıya alındığı bir kişinin ağzından çıkan sözün kanun sayıldığı dönemde 15-16 Haziran ruhuna ihtiyacımız var. Adalet ve Demokrasi olmadan emeğin hakları olmaz.” Anma sloganların ardından son buldu.
